ARTICLE
21 October 2022

Anonim Şirketlerde İmtiyazlı Pay

ML
Miran Legal

Contributor

Miran Legal established by Attorney Mustafa Aksaraylı in Istanbul, 2017. Since the day Miran Legal founded it showed steady growth so became one of prestigious law firms of Turkey. Our firm, provides fast, effective and solution-oriented attorneyship and legal consultancy services to its local and foreign, real and legal personality clients which in our portfolio with our consultancy staff consisting of experienced lawyers and academicians.
Türk Ticaret Kanunu madde 329'da yer alan "Anonim şirket, sermayesi belirli ve paylara bölünmüş olan, borçlarından dolayı yalnız malvarlığıyla sorumlu bulunan şirkettir.
Turkey Corporate/Commercial Law
To print this article, all you need is to be registered or login on Mondaq.com.

Türk Ticaret Kanunu madde 329'da yer alan “Anonim şirket, sermayesi belirli ve paylara bölünmüş olan, borçlarından dolayı yalnız malvarlığıyla sorumlu bulunan şirkettir. Pay sahipleri, sadece taahhüt etmiş oldukları sermaye payları ile ve şirkete karşı sorumludur.” düzenlemesi ile anonim şirketlerin çerçevesi oluşturulmuştur. Anonim ortaklıkların, dünya ticaretinin günümüz şartlarına gelmesinde büyük payı olmuştur. Sermayelerin büyümesi ve uzun vadede başlangıç sermayelerinin korunması amacıyla imtiyazlı paylar ortaya çıkarılarak şirket varlığının korunması sağlanmıştır.

Anonim ortaklıklarda pay, farklı sınıflandırmalara tabi bir kavramdır. Paylar kanunen “eşitlik” ilkesine tabidir. Tüm pay sahiplerinin eşit muamele ve eşit işlem gibi hakları kanun tarafından koruma altına alınmıştır. Pay sahipleri arasında olan bu eşitlik, ‘nispi' bir eşitlik olarak anlaşılmalıdır; orantısal olarak aynı paya sahip olan maliklere karşı aynı şekilde muamele edilmesi gerektiği, kötü muamelenin engellenmesi gerektiği ifade edilmiştir. Paylar; nakit karşılığında pay, oy hakkı olan pay, adi pay, itibari değerden yoksun pay, primsiz pay şeklinde sınıflandırılabilir.

İmtiyaz ise, eşitlik ilkesinin istisnası olarak karşımıza çıkmaktadır. İmtiyazlar; kara katılma, yönetim ya da denetim kuruluna üye seçimi, oy hakkı imtiyazları olarak örneklendirilebilir. İmtiyaz, kanunen öngörülmüş durumlar haricinde, TTK'da belirtilmeyen bir üstün hak olarak tanımlanmıştır. Belirli paya imtiyaz tanınmasında genel kurul kanuni bir sınıra tabi değildir. Esas sözleşmede verilen yetkiye dayanarak genel kurul imtiyaz tanıyabilir. İmtiyaz yetkisi içermeyen bir esas sözleşme yenilenerek bu yetki genel kurula tanınabilir. Yetki içermeyen bir esas sözleşmesine dayalı olarak oybirliği oluşması durumunda da genel kurul imtiyaz tanıma şansına sahip değildir. Esas sözleşmede olmayan imtiyaz yetkisinin tanınması için sermayenin en az yüzde yetmiş beşini oluşturan payların sahipleri ya da temsilcilerinin oluru gerekmektedir. Sermaye oranı için kanun koyucunun emrettiği yüzde yetmiş beş minimum sınırı düşürmek kanuna aykırıdır ve TTK madde 452'de yer alan düzenleme uyarınca koruma altındadır. Esas sözleşmede bulunan imtiyaz tanıma yetkisinin çıplak ve salt bir yetki olarak tanınması mümkün değildir. Yetkinin kapsamının açıkça belirtilmediği bir esas sözleşmeye dayanarak imtiyaz sağlamak kanuna aykırıdır.

Müktesep hak ile imtiyaz birbirlerinden ayrı kavramlardır. İmtiyazlar genel kurul kararı ile uygulama alanı bulacak bir hak olmakla beraber, genel kurul; imtiyazları kaldırma, sınırlandırma ya da değiştirme yetkisine haizdir. Müktesep hakkın ise kazanılmış bir hak olması sebebiyle sonradan alınacak bir genel kurul kararı ile ortadan kaldırılması mümkün değildir. TTK madde 452'de açıkça müktesep haklar korunmuştur.

İmtiyazlar ancak paya tanınabilir olup, kişiye ya da bir gruba bağlı olarak tanınmaları mümkün değildir. Esas sözleşmede bulunan imtiyaz yetkisinin kişinin şahsına tanınması ile sözleşmeye dayalı bir hak olarak ortaya çıkmaktadırlar. Kişinin şahsına tanınan bir imtiyaz ile anonim şirket paylarına tanınan imtiyazdan farklı olarak, genel kurul kararı ile ortadan kaldırılması mümkün değildir. Zira imtiyaz, payın kendisine tanınan üstün bir hakkın konusu iken; kişinin kendisine tanınan hak ise artık sözleşmeden kaynaklanan bir müktesep hak durumundadır. Paydan hariç olarak pay gruplarına da imtiyaz tanınabilmektedir. Bu durumda imtiyazlı pay grubunun diğerlerinden farklı bir hakka sahip olduğunun ortaya konulması amaçlanmaktadır.

Paylara tanınan imtiyazların, imtiyaz tanınmayan diğer gruplardan farklı haklar olmaları gerekmektedir. İmtiyazların kar payı, tasfiye payı veya oy hakkı gibi kanunen öngörülmemiş üstün haklar olması gerekmektedir. İhraç değeri farkı, pay sahiplerince ortaya konulan sermayenin nakit ya da ayın olması, ihraç tarihi farklılığı gibi durumlar bir üstün hak içermemeleri dolayısıyla imtiyaz olamazlar.

İmtiyazlı Pay Türleri

İmtiyazların ihraç yetkisini sağlayan esas sözleşmenin içeriğinin soyut olmasının mümkün olmadığına, fakat yasaya uygun olan bu yetkinin kullanımında genel kurulun bir sınıra tabii olmadığına değinmiştik. Genel kurul, imtiyaz ihraç yetkisi ile imtiyazı her türlü zaman ve kullanım sınırına tabii tutma hakkına sahiptir.

  1. Kar Payında İmtiyazlı Paylar

Kâr payı, anonim ortaklıkta, konulan sermaye payı için dönem sonunda dağıtılabilir safi dönem kârından veya serbest yedek akçelerden ayrılan ve her ortağa nakden ödenen pay olarak tanımlanmaktadır. Genel kurul kar payı imtiyazı için bir yetki sınırına tabii değildir. Her ne kadar açıkça bir sınırdan bahsedilmemiş olsa da; Medeni Kanun 2. maddesine, TTK 381. maddesine ve Borçlar Kanunu 19. ve 20. maddelerine göre dürüstlük kurallarına aykırı olamaz.

  1. Tasfiye Payında İmtiyazlı Paylar

Tasfiye payında imtiyaz hakkı oluşması için öncellikle anonim ortaklıkta bir tasfiye halinin oluşması ve tasfiye edilecek bir bakiyenin olması gerekmektedir. Pay sahibi ancak bu durumda imtiyazından yararlanma şansına sahip olacaktır. Tasfiye payında imtiyazın uygulanması için herhangi bir şekil belirtilmemiş olsa da, kar payında imtiyazda geçerli olan dürüstlük kuralları uygulanmalıdır.

  1. Sair Hususlarda İmtiyazlı Paylar

Anonim ortaklıklarda imtiyaz hakkı için bir kapsam bulunmadığından ve Türk Ticaret Kanunun 478 maddesinde belirtildiği üzere öngörülmeyen durumları da kapsamasından dolayı, tamamıyla genel kurula ve esas sözleşmeye bırakılmış olup, ortaklığın inisiyatifindedir. Bu sınırın yeni ihraç edilecek paylara tanınması hususunda herhangi bir sınır getirilmemiştir.

1)Yönetimde İmtiyazlı Paylar

Bu imtiyaz, yönetim imtiyazına sahip pay grubuna ya da paya, yönetim kurulunun bütününe ve yahut bir kısmına aday gösterme hakkı tanır. Pay grubu olanların bu imtiyazı tek başlarına kullanmaları mümkün değildir, bu imtiyaz türü ancak belirlenen pay grupları tarafından kullanılabilir.

2) Yeni Pay Alma İmtiyazı

Müktesep hak sahibi olmayan kimseler için esas sözleşme dayanak alınarak yapılır. Yeni paydan alımın sınırlandırılmasını ya da yeni paydan öncelikli olarak alım yapılmasını sağlayan imtiyaz türüdür.

  1. Hazırlık Evresi Faiz Talep Etme İmtiyazı

Sermaye için faiz ödenmeyeceği Türk Ticaret Kanununda açıkça belirtilmiş olup bu kurala istisna olarak ortaya çıkan hazırlık evresinde faiz talep etme hakkı ancak esas sözleşme uyarınca ortaya çıkar. Bu faiz ancak hazırlık dönemini kapsayan, Türkiye Muhasebe Standartları uygun bir faiz ödemesini ve vadesini kapsamaktadır. Hazırlık evresi dışında böyle bir faiz tanınması kanunen uygun değildir.

  1. Oy Hakkında İmtiyaz

Oy hakkında imtiyaz; tanınacak payın değeri itibariyle daha fazla oy hakkı sağlayan imtiyaz türüdür. İmtiyaz sınırı açısından bir paya en fazla 15 oy hakkı tanınabilir fakat kurumsallaşmanın gerektirdiği haklı bir sebebin varlığı halinde bu kural uygulanamaz. Bu sebebin varlığının tespiti için anonim ortaklığın merkezinin bulunduğu asliye ticaret mahkemelerinde karar alınması kanuni zorunluluktur. Sebebin veya kurumsallaşmanın gerektirdiği hallerin ortadan kalkması durumunda, asliye ticaret mahkemeleri tarafından bu istisna ortadan kaldırılabilir.

Oyda imtiyazlı payların bu hakkı hangi durumlarda kullanılabileceği esas sözleşmeye bağlı olarak sınırlandırabileceği gibi, esas sözleşme değişikliği, ibra ve sorumluluk davası açma hakkının kullanılmasına olanak olmadığı kanunda açıkça belirtilmiştir. Sermaye Piyasası Kanununda ise, ilk halka arzda anonim ortaklık için geçerli olan tüm imtiyazların anlaşılır ve şeffaf şekilde duyurulması gerektiği, ortaklığın son beş sene içerisinde üst üste finansal tabloda zarar etmesi halinde Sermaye Piyasaları Kurulu kararı ile bu imtiyazların kaldırabileceği açıkça belirtilmiştir. Sermaye Piyasaları Kurulunun imtiyaz kaldırma yetkisi, sadece kamu kurum ve kuruluşlarına ait olan imtiyazlar hakkında uygulama alanı oluşturmaz.

İbra edilme durumunda oy hakkında imtiyazın kullanılması her ne kadar kanunen engellenmiş olsa da bilançonun onaylanması halinde ibra sonucu doğurması kanuni dolanmaya sebep olmaktadır. Bilanço onaylama toplantısında imtiyaz kullanımı yasak olmadığı için ortaklar hakkında kötü niyetli kullanıma olanak sağlanmaktadır.

The content of this article is intended to provide a general guide to the subject matter. Specialist advice should be sought about your specific circumstances.

See More Popular Content From

Mondaq uses cookies on this website. By using our website you agree to our use of cookies as set out in our Privacy Policy.

Learn More