ARTICLE
5 June 2023

Mal Rejimi Sözleşmeleri

SO
Sakar Law Office

Contributor

Sakar is a client and solution oriented, investigative and innovative law firm based in Istanbul. Our Firm is committed to provide our clients with high-quality legal services and business-minded approach. We are a full service law firm to clients across a wide range of areas including Mergers and Acquisitions, Corporate and Commercial, Contracts, Banking and Finance, Competition, Litigation, Employment, Real Estate, Energy, Capital Markets, Foundations, E-commerce, Media and Technology, Data Privacy and Data Protection and Intellectual Property. In order to offer the best possible service for our clients, we harness the latest market developments in legal technology and innovation and we closely follow the legislative changes in Turkish Law. Our lawyers are multi-specialists, equipped to handle a broad range of legal matters. In addition to our depth of experience and awareness of market practice, clients know they will benefit from our team’s innovative mindset and willingness.
Türk Medeni Kanunu'nda ("TMK", "Kanun") eşler arasında uygulanacak olan yasal mal rejimi edinilmiş mallara katılma rejimi olarak belirlenmiştir.
Turkey Family and Matrimonial

Giriş

Türk Medeni Kanunu'nda (“TMK”, “Kanun”) eşler arasında uygulanacak olan yasal mal rejimi edinilmiş mallara katılma rejimi olarak belirlenmiştir. Ancak eşlerin sözleşme ile yasal mal rejimi dışında başka bir mal rejimini seçebilmesi de mümkündür. İşbu makalede, yasal mal rejimini sürdürmek istemeyen eşlerin mal ayrılığı rejimine geçiş sözleşmesi akdetme koşulları incelenecektir.

Mal Rejimi Nedir?

Eşlerin evlenmeden önceki mallarının, evlilikten sonra edindiği malların, kendilerine miras kalan mallar gibi mal varlığı değerlerinin tamamının evlilik birliği içinde yönetilmesi ve evlilik sona erdiğinde malların ne şekilde paylaştırılacağı, tasfiye edileceği mal rejiminin konusunu oluşturur. Eşler, evlilik öncesi veya sonrası bir mal rejimi seçerek mallarının ne şekilde yönetilip tasfiye edileceğini kararlaştırabilirler. Eğer eşler anlaşarak bir mal rejimini benimsememişler ise Kanun'da düzenlenen yasal mal rejimini kabul etmiş sayılırlar. Kanun'da tanımlanmış olan mal rejimleri, edinilmiş mallara katılma rejimi, mal ayrılığı rejimi, paylaşmalı mal ayrılığı rejimi ve mal ortaklığı rejimidir.

Türk Medeni Kanunu'na Göre Yasal Mal Rejimi

1926 tarihli Türk Medeni Kanunu'nda yasal mal rejimi olarak mal ayrılığı rejimi benimsenmişti. Bu rejimin eşler arasında, özellikle kadınlar açısından bir mağduriyet yarattığı düşünülmekteydi. Evlilik birliği içinde edinilen malların hayat ortaklığı anlayışı ile edinilmesinden yola çıkarak yeni bir rejim ihtiyacı doğmuştu. 1 Ocak 2002 tarihinde yürürlüğe giren Türk Medeni Kanunu ile yasal mal rejimi olan mal ayrılığı rejimi kaldırılmış ve yerine edinilmiş mallara katılma rejimi getirilmiştir.

Edinilmiş Mallara Katılma Rejimi

TMK m. 218'e göre, edinilmiş mallara katılma rejimi, edinilmiş mallar ile eşlerden her birinin kişisel mallarını kapsamaktadır. Edinilmiş mal, eşlerin bu rejim kapsamında evlilik birliği içinde karşılığını vererek elde ettiği mallardır. Kanunda edinilmiş mal kalemleri teker teker sayılmış olup bunlar, kişisel malların gelirleri, çalışma gücünün kaybı nedeniyle ödenen tazminatlar, çalışmasının karşılığı olan edinimler ve sosyal güvenlik veya sosyal yardım kurum ve kuruluşlarının veya personele yardım amacı ile kurulan sandık ve benzerlerinin yaptığı ödemelerdir. Kişisel mallar ise, bu rejimin başlangıcından önce eşlerden her birinin kendisine ait olan malvarlığı değerleri, manevi tazminat alacakları, kişisel kullanım eşyaları olarak sayılabilir.

Kanun, her iki tarafın da sahip olduğu malları detaylı bir şekilde nitelendirmiş olup eşitlik ilkesine uyum açısından artık değer alacağı ve değer artış payı alacağı gibi her iki eşin de birbirinden hak iddia edebileceği değerler de getirmiştir.

Mal Ayrılığı Rejimi

Mal ayrılığı rejimi, eşlerin malvarlığını tamamen her iki tarafın da ayrı ayrı kişisel malı olacak şekilde ayırmıştır. Bu rejimde eşlerin yalnızca kişisel malları olduğundan bu kişisel malvarlığından elde edilen kazançlar da kendilerinin kabul edilmektedir. Bu kapsamda eşlerin borçları da kişisel borç olarak sayılmakta ve ancak kendi kişisel malvarlığından ödenebilmektedir.

Mal Rejimi Sözleşmeleri

Kanun'un 203. maddesinde düzenlendiği üzere, eşler evlenmeden önce veya sonra mal rejimi sözleşmesi yapabilmektedir. Taraflar bu kapsamda istedikleri mal rejimini ancak kanunda yazılı sınırlar çerçevesinde seçebilir, kaldırabilir veyahut değiştirebilirler.

Kanun'da eşlerin mal rejimi sözleşmesi ile bir mesleğin icrası veya işletmenin faaliyeti sebebiyle doğan edinilmiş mallara dahil olması gereken malvarlığı değerlerinin kişisel mal sayılacağını kabul edebilecekleri gibi kişisel malların gelirlerinin edinilmiş mallara dahil olmayacağını da kararlaştırabilecekleri düzenlenmiştir. Yine Kanun'da belirtildiği üzere eşler edinilmiş mallara katılma rejimi içerisinde var olan değer artış payından yazılı bir anlaşma ile vazgeçebilecekleri gibi pay oranını da değiştirebilirler. Son olarak eşlerin artık değere katılmasında mal rejimi sözleşmesi ile başka bir esas da kabul edilebilmektedir.

Evlilik sonrası mal rejimi sözleşmeleri noterde düzenleme veya onaylama şeklinde yapılabilir. Evlilik öncesinde ise mal rejimi seçimi yine aynı şekilde noterde sözleşmeyle yapılabileceği gibi tarafların evlenme başvurusu sırasında hangi mal rejimini seçtiklerini yazılı olarak bildirilmesi ile de yapılabilmektedir.

Mal Ayrılığı Rejimine Geçiş Sözleşmesi

1 Ocak 2002 tarihinde çıkarılan yeni Medeni Kanun ile mal ayrılığı rejimi yasal mal rejimi olmaktan çıkarılmıştır. Bu nedenle mal ayrılığı rejimine geçiş sözleşmesi yapılmasında eşlerin evlilik tarihi dikkate alınarak değerlendirme yapılacaktır.

  1. Evlilik Tarihinin 1 Ocak 2002'den Önce Olması

4722 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun'un (“YürürlükKanun”) 10. maddesine göre, 1 Ocak 2002 tarihinden önce evlenmiş olan eşler arasında bu tarihe kadar tabii oldukları mal rejimi uygulanacaktır. Kanun'un yürürlüğe girmesi ile eşlerin 1 yıl içinde bir mal rejimi seçmemesi halinde, 1 Ocak 2002 tarihinden itibaren edinilmiş mallara katılma rejimine geçmiş sayılacakları kabul edilmiştir.

  1. Kanun'un yürürlük tarihinden itibaren 1 yıl içinde mal rejimi sözleşmesi yapılması

    Yeni yasal mal rejiminin getirilmesi ile Yürürlük Kanun halihazırda evli olan eşlere bir kolaylık getirmişti. Şöyle ki, Yürürlük Kanun'un 10. maddesi ile eşlere 1 Ocak 2002 ile 1 Ocak 2003 tarihleri arasında isterlerse 2002 tarihinden itibaren geçerli olacak şekilde diledikleri mal rejimini seçme hakkı, isterlerse de evliliklerinin başından itibaren geçerli olacak şekilde yasal mal rejimini benimseme hakkı tanınmıştı.

    İlgili maddeye göre, “Eşler Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten başlayarak bir yıl içinde başka bir mal rejimi seçmedikleri takdirde, bu tarihten geçerli olmak üzere yasal mal rejimini seçmiş sayılırlar. Şu kadar ki eşler, yukarıdaki fıkralarda öngörülen bir yıllık süre içinde mal rejimi sözleşmesiyle yasal mal rejiminin evlenme tarihinden geçerli olacağını kabul edebilirler.”

    Yukarıda açıklanan hususlar doğrultusunda mal ayrılığı rejimine geçiş sözleşmesi Kanun'un yürürlüğe girdiği tarihten itibaren 1 yıl içinde yapıldığı takdirde, 1 Ocak 2002 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere sonuç doğuracaktı. Eşler evliliklerinin başlarından itibaren geçerli olacak şekilde yalnızca yasal mal rejimi kabul edilen edinilmiş mallara katılma rejimine geçiş sözleşmesi akdedebileceklerdi.
  1. 1 yıllık süre geçtikten sonra mal rejimi sözleşmesi yapılması

    Yürürlük Kanun'da belirtilen 1 yıllık sürenin geçmesinden sonra da mal rejimi sözleşmesi yapılabilmektedir ancak yapılan sözleşme sözleşmenin yapıldığı tarihten itibaren ileriye dönük geçerli olacaktır.

    Örnek vermek gerekirse, 1 Ocak 1999 tarihinde evlenen bir çiftin evliliğinde o tarihte yasal mal rejimi olan mal ayrılığı rejiminin uygulandığını düşünelim. Bu çift 1 Ocak 2022 tarihinde bir mal ayrılığına geçiş sözleşmesi akdetmek istemektedir. O halde, evlenme tarihinden 1 Ocak 2002'ye kadar geçen 3 yıllık süreçte mal ayrılığı rejimi geçerli olacaktır. 1 Ocak 2022 tarihinde mal ayrılığı sözleşmesi akdedildiğinde ise 1 Ocak 2002 ile bu tarih arasındaki 10 yıllık süreçte edinilmiş mallara katılma rejimi geçerli olacak, sözleşmenin yapıldığı tarihten günümüze mal ayrılığı rejimi geçerli olacaktır.
  1. Evlilik Tarihinin 1 Ocak 2002'den Sonra Olması

Kanun'un yürürlüğe girmesinden sonra evlenecek kişiler evlenmeden önce mal rejimi sözleşmesi yapabileceği gibi evlenme başvurusu sırasında yazılı bildirim ile de mal rejimi seçebilmektedirler. Evlendikten sonra mal rejimi seçmek isteyen eşler ise yukarıda I. bölüm ii. kısımda açıklandığı şekilde mal ayrılığı rejimine geçiş sözleşmesi akdedebileceklerdir.

Belirtmek gerekir ki, mal ayrılığı rejimine geçiş yalnızca sözleşme ile değil hakimin kararı ile de mümkün olabilmektedir. TMK m. 206'ya göre, haklı bir sebebin varlığı halinde hakim, eşlerden birinin istemi üzerine mevcut mal rejiminin mal ayrılığına dönüşmesine karar verebilir. İlgili maddede haklı sebep sayılabilecek haller sayılmıştır ancak bu haller dışında hakim başka bir haklı sebebin varlığını da kabul edebilmektedir.

Geçmişe Etkili Mal Rejimi Sözleşmesi Yapılabilir mi?

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi'nin 2012/13166 E. sayılı kararında, eşlerin geçmişe etkili olarak edinilmiş mallara katılma rejimi dışında başka bir seçimlik mal rejimini benimseyecek bir sözleşme yapamayacağı hüküm altına alınmıştır. İlgili karar uyarınca, “…4722 sayılı Kanun m. 10/I ve III düzenlemeleri birlikte değerlendirildiğinde eşlerin geçmişe etkili olmak üzere sadece yasal mal rejimi olan edinilmiş mallara katılma rejimini seçebilecekleri açıktır. Diğer bir ifade ile; eşler geçmişe etkili bir biçimde edinilmiş mallara katılma rejimi dışında gene kanunun tanıdığı başka seçimlik bir mal rejimini (mal ortaklığı, mal ayrılığı veya paylaşmalı mal ayrılığı rejimlerinden birini) evlenme tarihinden itibaren geçerli olmak üzere seçemez ve belirleyemezler. Dolayısı ile varsa bile; böyle bir belirleme de yok hükmünde olup, kamu düzenine ilişkin bu sınırlama sözleşme serbestisi kurallarına dayanılarak aşılamaz…”.

Sonuç

Yasal mal rejimi olan edinilmiş mallara katılma rejimini sürdürmek istemeyen eşlerin sözleşme serbestisi kapsamında mal ayrılığı rejimine geçebilmesi mümkündür. Mal rejimi sözleşmeleri Türk Medeni Kanunu'nda çizilen sınırlar çerçevesinde her zaman yapılabilir.

The content of this article is intended to provide a general guide to the subject matter. Specialist advice should be sought about your specific circumstances.

Mondaq uses cookies on this website. By using our website you agree to our use of cookies as set out in our Privacy Policy.

Learn More