ÖZET

Fazla çalışmanın karşılığı olarak 4857 sayılı İş Kanunu'nun getirmiş olduğu yeniliklerden biri, ücret hak edişten öte işçiye serbest zaman tanınmasıdır. İşçinin çalışma saatini aşan, fazla çalışma olarak kabul edilen çalışmalarının karşılığında hak edeceği ücret veya serbest zaman izni seçimlik bir hak olarak sunulmaktadır. Birbirlerinden tamamen farklı iki kavram olan fazla çalışma ücreti ve serbest zaman izninin 5510 sayılı Kanun çerçevesinde prime esas kazanca dâhil olup olmaması noktasında da farklılıklar bulunmaktadır. Fazla çalışma ücreti, sigortalının ilgili ay içinde hak ettiği fazla çalışma ücreti primine esas kabul edilirken, 30.05.2019 tarihli Sosyal Sigortalar Kurumu Başkanlığı'nın görüş yazısında serbest zaman izni için ilgili ayın sigorta primine esas kazanç kabul edilmeyeceği belirtilmiştir.

Anahtar Kelimeler: Fazla Çalışma, Serbest Zaman İzni, Prime Esas Kazanç, Serbest Zaman İzninin Prime Tabiliği.

GİRİŞ

İş hukukunda işçi ile işveren arasında en çok gündeme gelen hususlardan biri, fazla çalışma ve fazla çalışma karşılığında hak edilecek ücret ya da serbest zaman iznidir. Fazla çalışma, işletme açısından bakıldığında işverenleri de yakından ilgilendiren, özellikle arızi talep artışlarının gündeme geldiği dönemlerde üretimin arttırılması için uygulanan yaygın yöntemlerden biridir. Nitekim üretimi arttırmak isteyen işverenler, çoğu zaman yeni işçi istihdam etmeyi daha maliyetli bulduklarından bunun yerine mevcut işçilere fazla çalışma yaptırmayı tercih etmektedirler. Makro düzeyde ise fazla çalışma ülke ekonomisi ve özellikle istihdam politikaları ile yakından bağlantılı bir kavramdır.

Fazla çalışmanın Türkiye'deki işçi-işveren ilişkilerinde önemli bir yerinin olması nedeniyle fazla çalışmanın karşılığı olarak işçiye sunulacak haklar da o denli önem arz etmektedir. Fazla çalışmanın karşılığı olarak hak edilen ücretin ve serbest zaman izni kavramlarının hem İş Hukuku hem de Sosyal Güvenlik Hukuku açısından birlikte değerlendirilmesi gerekmektedir. Özellikle, bu kapsamında işçiye ödenecek ücretin ve serbest zaman izninin 5510 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu kapsamında prime esas kazanç kabul edilip edilmediği hususunun aydınlatılmasının işçi-işveren ilişkilerine kolaylık sağlayacağı kuşkusuz ortadadır.

1. İŞ HUKUKUNDA FAZLA ÇALIŞMA VE SERBEST ZAMAN İZNİ

Fazla çalışma, 4857 sayılı İş Kanunu'nun 41. maddesinde düzenlenmiş olup, işçiye yasal haftalık çalışma süresi olan kırk beş saatin üstünde iş gördürülmesi anlamına gelmektedir. Eski 1475 sayılı İş Kanunu'nda ise günlük çalışma süresinin dışında yapılan çalışma, fazla çalışma olarak tanımlamıştır. 4857 sayılı İş Kanunu ile günlük normal çalışma süresinin üzerindeki bir çalışma, ancak haftalık kırk beş saatlik çalışma süresini aştığında fazla çalışma sayılmaktadır. Fazla çalışma, haftalık kırkbeş saati aşan çalışma olduğu için Yargıtay içtihadınca da belirtildiği üzere, fazla çalışma hesabı aylık fazla çalışma süresi üzerinden yapılmamaktadır.

Fazla çalışmayı gerektiren yasal sebeplerle ve buna bağlı olarak diğer koşullardaki değişikliklere göre, fazla çalışmalar "olağan fazla çalışma", "olağanüstü fazla çalışma" ve "zorunlu fazla çalışma" olarak üçe ayrılmaktadır. Olağan çalışma nedenleri olarak, 4857 sayılı İş Kanunu'nun 41. maddesinde1 "Ülkenin genel yararları yahut işin niteliği veya üretimin artırılması gibi nedenlerle fazla çalışma yapılabilir." ifadesi yer almaktadır. İlgili düzenlemenin devamında, olağan fazla çalışma koşulu olarak sadece işçinin onayı aranmaktadır. Bir işyerinde fazla çalışma yapılması gerekli görüldüğünde bu çalışmaya katılacak işçilerin zorunlu nedenlerle veya olağanüstü durumlar dışında onaylarının alınması zorunlu kılınmıştır. Ayrıca Kanun'da fazla çalışma süresinin toplamının bir yılda iki yüz yetmiş (270) saatten fazla olmayacağı ve Fazla Sürelerle Çalışma Yönetmeliği'nde ise fazla çalışma yapılamayacak işler ve fazla çalışma yapamayacak işçilerin neler ve kimler olduğu düzenlenmiştir.

Fazla çalışmanın karşılığı olarak İş Kanunu'nun 41. maddesinde fazla çalışma ücreti öngörülmüştür. Bu doğrultuda, her bir saat fazla çalışma için verilecek ücret, normal çalışma ücretinin saat başına düşen miktarının yüzde elli (%50) yükseltilmesi suretiyle ödenmektedir. Bunun yanı sıra, fazla çalışma karşılığı olarak işçi zamlı ücret yerine fazla çalıştığı her saat karşılığında bir saat otuz dakika serbest zaman kullanabilir. İş Kanunu, işçilere seçimlik bir hak tanımakta, fazla çalışma veya fazla sürelerle çalışma ücreti yerine serbest zaman hakkı talep etmek şeklinde bir uygulamayı kabul etmektedir.2 İşçiye sağlanacak serbest zaman kanun ya da sözleşmeler uyarınca işçiye tanınması gereken izin sürelerinden tamamen bağımsızdır.

İş Kanunu'na İlişkin Fazla Çalışma ve Fazla Sürelerle Çalışma Yönetmeliği'nin 6. maddesi3 gereğince, fazla çalışma karşılığını serbest zaman olarak kullanmak isteyen işçi bu talebini yazılı olarak işverene sunmakla yükümlüdür. İşçinin bu talebini fazla çalışma yaptıktan sonra en geç işverenin fazla çalışma ücretini tahakkuk ettirmesinden önce yapması gerekmektedir. Bu şekilde hak ettiği serbest zamanı işçi, altı ay zarfında, çalışma süreleri içinde ve ücretinde bir kesinti olmadan kullanmalıdır. İşçinin böyle bir talebinin bulunması halinde, işverenin talebe uyması gerekmektedir. İşveren işçinin talebiyle bağlı olup, serbest zaman kullanım talebine rağmen boş zaman sağlamak yerine zamlı ücret ödeme yoluna gitmesi hukuka aykırıdır. Bununla birlikte, fazla çalışma karşılığı serbest zaman kullanma işçinin isteğine tabi tutulduğu için, işveren işçinin talebi olmadan fazla çalışmanın karşılığı olarak zamlı ücret ödemek yerine serbest zaman verememektedir. Ayrıca vurgulamak gerekir ki işçinin zamlı ücret ödenmesi ya da serbest zaman kullanma şeklindeki seçimlik hakkı kural olarak fazla çalışmaların ardından ortaya çıkmaktadır. Bu nedenle, doktrinde serbest zaman kullanımı ile ilgili önceden verilmiş rızanın geçerli sayılamayacağı değerlendirilmektedir.

Öte yandan, işçinin serbest zaman başvurusuna rağmen serbest zamanın herhangi bir nedenle altı ay içinde kullandırılmaması halinde, işçinin serbest zaman hakkının ortadan kalkacağı görüşü hatalı kabul edilmelidir. Ancak, işçi bu halde serbest zaman yerine zamlı ücret talep edebilecektir. Bu doğrultuda, belirtilen altı aylık süre, fazla çalışmanın karşılığı olarak talep etme hakkı bulunanın haklarını kullanabilmesi için bir zamanaşımı süresi olarak düşünülmemelidir. Dolayısıyla, işçiye serbest zaman kullandırmadan önce işçinin iş sözleşmesinin herhangi bir nedenle sona erdiği veya mücbir bir sebebin varlığı nedeniyle serbest zaman tanınmasının fiilen imkânsız hale geldiği durumlarda, fazla çalışmanın karşılığı olarak İş Kanunu'nun 41. maddesinde yer alan zamlı ücret ödenmesi gerektiği sonucuna varılmalıdır.

2. FAZLA ÇALIŞMA ÜCRETİNİN PRİME ESAS KAZANCA DAHİL EDİLEBİLİRLİĞİ

Sosyal sigorta primi, Kanun'un kendilerine karşı güvence sağladığı sosyal risklerden birinin gerçekleşmesi halinde yapılacak sigorta yardımları ile Kurum yönetim giderlerinin karşılığı olarak 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'nun madde 4/1-(a) ve (c) bendine göre sigortalı olanlar için sigortalının kazancının belli bir yüzdeki üzerinden; madde 4/1-(b) bendine göre sigortalı olanlar için ise prime esas alt ve üst kazanç sınırları arasından kendilerinin belirleyecekleri bir meblağ üzerinden alınan parayı ifade etmektedir.4 Bu primler, zorunlu olarak sigortalı adına ve hesabına Sosyal Güvenlik Kurumu'na ödenmektedir. Her ne kadar prim sigortalı adına ve hesabına Kurum'a ödenmekte ise de Yargıtay'ın içtihadında belirttiği gibi, prim alacağı Sosyal Sigortalar Kurumu'na ait bir hak olup bunun Kurum tarafından takip ve tahsil edilmesi zorunludur.

5510 sayılı Kanun, hangi tür kazançların prim hesabında dikkate alınacağını, hangilerinin alınmayacağını "Prime Esas Kazançlar" başlıklı 80. maddede ayrıntılı bir biçimde düzenlenmiştir. Ancak, Kanun kapsamına aldığı sigortalıların çalışma biçimlerine göre farklı esaslar belirlemiştir. Gerçekten madde 4/1-(a) ve (c) bendi gereğince sigortalı olanların kazançları kural olarak işverenlerce sigortalıya yapılan ödemelerin brüt toplamı iken, (b) bendi gereğince sigortalı sayılanlar için kendilerinin belirleyecekleri bir meblağ olmaktadır. Bu doğrultuda, 5510 sayılı Kanun'un 80/1 hükmüne5 bakıldığında fazla çalışma ücretinin de prime esas kazançlar arasında yer aldığı görülmektedir.

Sigortalının o ay içinde hak ettiği ücreti prime esas kazanç kabul edilmiştir. Burada belirtilen ücret kavramından ne anlaşılması gerektiği 5510 sayılı Kanun'da tanımlanmış olup, madde 4/1-(a) ve (c) bendi kapsamında sigortalı sayılanlara saatlik, günlük, haftalık, aylık veya yıllık olarak para ile ödenen ve süreklilik niteliği taşıyan brüt tutarı ifade etmektedir. Bu tanımda her ne kadar ücretin süreklilik niteliği taşıması gerektiğinden bahsedilse de bazı durumlarda süreklilik niteliği taşımayan ödemelerin de ücret olarak kabul edilmesi gerektiği doktrinde kabul edilmektedir. Bu halde, sigortalının hak kazandığı tüm ücretler kural olarak primlerin hesabına dâhil edilecektir. Ücretin sigortalıya ödenmiş olması zorunlu olmayıp, onun adına tahakkuk etmiş olması yeterli bulunmaktadır. Dolayısıyla, sigortalının asıl ücretinin yanında başta fazla çalışma ücreti olmak üzere hafta tatili ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti de dâhildir.

3. FAZLA ÇALIŞMA KARŞILIĞI KULLANILAN SERBEST ZAMAN İZNİNİN PRİME ESAS KAZANCA DÂHİL EDİLEMEZLİĞİ

4857 sayılı İş Kanunu'nda fazla çalışma veya fazla sürelerle çalışma yapan bir işçinin eğer isterse işverene yazılı olarak başvurması koşuluyla bu çalışmalar karşılığı zamlı ücret yerine, fazla çalıştığı her saat karşılığında bir saat otuz dakikayı, fazla sürelerle çalıştığı her saat karşılığında bir saat on beş dakikayı serbest zaman olarak kullanabileceği öngörülmüştür. Buna karşın 5510 sayılı Kanun'da fazla çalışmanın karşılığı olarak serbest zaman izninin prime esas kazanç olarak kabul edilip edilmediği belirtilmemiştir. Bu noktada meydana gelen doktrindeki tartışmalar Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı'ndan alınan 30.05.2019 tarihli görüş yazısıyla sona ermiş olup, serbest zaman izninin prime esas kazancına dâhil edilmemesi gerektiği kanaatine varılmıştır.

30.05.2019 tarihli Sosyal Güvenlik Kurumu görüş yazına göre, fazla çalışma veya fazla sürelerle çalışma yapan bir işçinin bu çalışmalar karşılığı zamlı ücret yerine, çalıştığı sürelere karşılık gelen sürenin kanunda öngörüldüğü şekilde serbest zaman izni olarak kullandırılması halinde işçiye talebi doğrultusunda fazla çalışma karşılığı ücret ödemesi yapılmayacağından (aksi Sosyal Sigortalar Kurumu'nun denetim ve kontrol ile görevlendirilmiş memurlarınca, fiilen yapılan denetimler sonucunda veya işyeri kayıtlarından yapılan tespitlerden ya da kamu idarelerinin denetim elemanlarınca kendi mevzuatı gereğince yapacakları soruşturma, denetim ve incelemeler neticesinde veya kamu kurum ve kuruşları ile bankalar tarafından düzenlenen belge veya alınan bilgilerden anlaşılmadığı sürece) sigortalının fazla yaptığı ilgili ayın sigorta primine esas kazanca dahil edilmemesi gerekmektedir.

Buna karşılık olarak işin veya işyerinin gereklerine uygun olarak işverence serbest zaman izni kullanılmasına karar verilen aydaki sigortalı ücretinden serbest zaman izni nedeniyle kesinti yapılmaksızın tam ücret üzerinden Sosyal Sigorta Kurumu'na bildirimin yapılmasının uygun olacağı değerlendirilmiştir. Ancak zamlı ücret yerine sigortalı tarafından yazılı olarak talep edilen serbest zamanın kısmen veya tamamen işverence altı (6) ay içinde kullandırılmaması halinde bu defa işverenin bu süreye denk gelen fazla çalışma karşılığı ücretini sigortalıya ödemesi gündeme geleceği için, bu durumda ücretin hak edildiği ayın kazancına, başka bir ifadeyle fazla çalışma yapılan ilgili ayın sigorta primine esas kazancına dâhil edilmek suretiyle prime tabi tutulmasının gerekli olduğu belirtilmiştir.

SONUÇ

İşçilerin fazla çalışmalarının karşılığında iş hukuku mevzuatı işçilere ücret veya serbest zaman izni öngörmüştür. iş hukuku ve sosyal güvenlik hukuku dallarının iç içe bir yapısının bulunduğu göz önüne alındığında, fazla çalışma ücreti ve serbest zaman izninin prime tabi kazanç olarak sayılıp sayılmadığı önem arz etmektedir. Her ne kadar fazla çalışma ücretinin prime esas kazanca dâhil edileceği 5510 sayılı Kanun'un 80/1 hükmünden çıkartılabilse de serbest zaman izni için çıkarım yapılabilecek herhangi bir hüküm mevcut değildir. Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı'ndan alınan görüş doğrultusunda, serbest zaman izni halinde sigortalının fazla çalışma yaptığı ilgili ayın sigorta primine esas kazanca dâhil edilmemesi gerektiği sonucuna varılmıştır.

Footnotes

1. Madde 41 – Fazla Çalışma Ücreti
Ülkenin genel yararları yahut işin niteliği veya üretimin artır ılması gibi nedenlerle fazla çalışma yapılabilir. Fazla çalışma, Kanunda yazılı koşullar çerçevesinde, haftalık kırkbeş saati aşan çalışmalardır. 63 üncü madde hükmüne göre denkleştirme esasının uygulandığı hallerde, işçinin haftalık or talama çalışma süresi, normal haftalık i ş süresini aşmamak koşulu ile, bazı haftalarda toplam kırkbe ş saati aşsa dahi bu çalışmalar fazla çalışma sayılmaz.
Her bir saat fazla çalışma için verilecek ücret normal çalışma ücretinin saat başına düşen miktarının yüzde elli yükseltilmesi suretiyle ödenir.
Haftalık çalışma süresinin sözleşmelerle kırkbe ş saatin altında belirlendiği durumlarda yukarıda belirtilen esa slar dahilinde uygulanan ortalama haftalık çalışma süresini aşan ve kırkbeş saate kadar yapılan çalışmalar fazla sürelerle çalışmalardır. Fazla sürelerle çalışmalarda, her bir saat fazla çalışma için verilecek ücret normal çalışma ücretinin saat başına düşen miktarının yüzde yirmibeş yükseltilmesiyle ödenir.
Fazla çalışma veya fazla sürelerle çalışma yapan işçi isterse, bu çalışmalar karşılığı zamlı ücret yerine, fazla çalıştığı her saat karşılığında bir saat otuz dakikayı, fazla sürelerle çalıştığı her saat karşılığında bir saat onbeş dakikayı serbest zaman olarak kullanabilir.
İşçi hak ettiği serbest zamanı altı ay zarfında, çalışma süreleri içinde ve ücretinde bir kesinti olmadan kullanır. 63 üncü maddenin son fıkrasında yazılı sağlık nedenlerine dayanan kısa veya sınırlı süreli işlerde ve 69 uncu maddede belirtilen gece çalışmasında fazla çalışma yapılamaz.
Fazla saatlerle çalışma için işçinin onayının alınması gerekir. Fazla çalışma süresinin toplamı bir yılda ikiy üzyetmiş saatten fazla olamaz.

2. Oğuzhan Tekin, "Fazla Çalışma ve Fazla Sürelerle Çalışma Ücre tlerinin Sözleşmede Belirlenen Ücrete Dahil Edilmesi Sorunu", Çalışma Dünyası Dergisi, 2015/2, s.75-94.

3. Madde 6 – Serbest Zaman
Fazla çalışma veya fazla sürelerle çalışma yapan işçi, isterse işverene yazılı olarak başvurmak koşuluyla, bu çalışmalar karşılığı zamlı ücret yerine, fazla çalıştığı her saat karşılığ ında bir saat otuz dakikayı, fazla sürelerle çalıştığı her saat karşılığında bir saat onbeş dakikayı serbest zaman olarak kulla nabilir.
İşçi hak ettiği serbest zamanı, 6 ay zarfında işverene önceden yazılı olarak bildirmesi koşuluyla ve işverenin, işin veya işyerinin gereklerine uygun olarak belirlediği tarihten itibare n iş günleri içerisinde aralıksız ve ücretinde bir kesinti olmadan kullanır.
İşçinin bu kanundan ve sözleşmelerden kaynaklanan tatil ve izin günlerinde serbest zaman kullandırılamaz.

4. Ali Güzel, Ali Rıza Okur ve Nurşen Caniklioğlu, Sosyal Güvenlik Hukuku, İstanbul, 2014, s.279.

5. Madde 80/1 – Prime Esas Kazançlar
4 üncü maddenin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamındaki sigortalıların prime esas kazançları aşağıdaki şekilde belirlenir. a) Prime esas kazançların hesabında;
1) Hak edilen ücretlerin,
2) Prim, ikramiye ve bu nitelikteki her çeşit istihkaktan o ay içinde yapılan ödemelerin ve işverenler tarafından sigortalılar için özel sağlık sigortalarına ve bireysel emeklilik sistemine ödenen tutarların,
3) İdare veya yargı mercilerince verilen karar gereğince yukarıdaki (1) ve (2) numaralı alt bentlerde belirtilen kazançlar niteliğinde olmak üzere sigortalılara o ay içinde yapılan ödemelerin, brüt toplamı esas alınır.

The content of this article is intended to provide a general guide to the subject matter. Specialist advice should be sought about your specific circumstances.