2008 yılından itibaren Silikon Vadisinde doğan Startup kavramı ile yeni bir iş biçimi çıktı karşımıza. Aslında daha önceleri de "risk sermayesi" gibi kavramlar kullanılıyordu fakat startup kavramının kendine özgü farklılıkları vardı. Kavram "gelişme" üzerine oturuyordu ve gelişme ihtimali yüksek bir proje anlamına geliyordu. Başlangıçta, özellikle teknoloji alanında küçük sermayelerle katma değeri yüksek projeleri ifade için kullanıldı. Zamanla teknoloji alanı dışındaki alanlarda da kullanılmaya başlandı.

Yazımızda, sadece telif hukuku alanına giren yazılım startup projelerindeki önemli bir konu üzerinde, somut bir önek üzerinden konuyu inceleyeceğiz.

Bir donanım üzerinden interaktif biçimde oynanan bir oyunla ilgili startup projesini düşünelim. Projeyi tasarlayan iki genç ve bir yatırımcı bir araya geldiğinde; mütevazı bir yatırımla, büyük bir gelir elde ihtimali olan, gelişme ihtimali çok yüksek bir projeyi başlatmış olacaklardır. Sırayla bu oyunun geliştirilmesiyle ilgili aşamaları düşünelim. Önce oyunun kapsamını, gelişme aşamalarını anlatan bir dokümantasyon yaratılacak. Sonra bu dokümantasyona uygun oyun akış diyagramları hazırlanacak. Sonra menü tasarımları yapılacak. Ardından oyunun kodları yazılacak. Tüm bu aşamalarda "grafik tasarımcı", "yazılımcı" gibi teknik insanlara ihtiyaç duyulacaktır. Burada öncelikle belirtmemiz gerekir ki; bu teknik kişilerin yapacağı çalışma sonunda ortaya çıkacak "çıktılar"ın hepsi, Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu 2. maddesi kapsamında "eser" olarak değerlendirilecektir.

Bu eserler, kurulacak startup firmasının en büyük mal varlığı olacaktır. O halde geliştirilecek bu eserlerin sahibinin kim olacağını tespit etmek hayati önem taşır.

Eğer bu çıktıları yaratacak kişiler şirket bordrosunda kayıtlı personel ise veya şirket yönetim organlarında yer alan kişilerse "eser sahipliği" açısından sorun yoktur. Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu 18. maddesi uyarınca çıktıların "mali-telif hakları"nın sahibi doğrudan startup firması ait olacaktır. Ancak eğer freelance hizmet alınacaksa karşımıza dikkat edilmesi gereken önemli sorunlar çıkacaktır.

Öncelikle ifade etmek isteriz ki; tasarım veya yazılım kodları freelance modelde yaptırıldığı zaman bu projenin mali-telif haklarıyla ilgili kapsamlı sözleşmeler yapılması gerekir. Eğer freelance yaptırılan tasarım ve yazılımların mali-telif hakları, usulüne uygun sözleşmelerle devralınmazsa yapılacak tüm yatırım boşa gidebilecektir. Örneğin bu tasarımları, kodları yazan kişiler bunları başkalarına da satıp, transfer edebilecek veya "sözleşmede yazmayan bir hakkın devredilmediği" iddiasıyla, o hak kapsamında kendi ticari kullanma hakları olduğunu ileri sürebileceklerdir.

İkinci sorun, freelance hizmet verecek kişilerin yurt dışında olması halinde karşımıza çıkacaktır. Arada mesafe olması, yazılı sözleşme akdedilmemesi veya sözleşmenin layıkıyla düzenlenmemiş olması karşısında tüm yatırım çöpe gidebilecektir. Özellikle yazılım alanında bir projenin üç ay geç çıkması veya aynı anda başka bir firmanın da aynı veya benzer bir yazılımı, örneğin oyunu piyasaya sürmesi startup projesi için yıkım olabilir. Bu nedenle oyunun fikrinin, akış diyagramlarının dışarıya sızması bile hayati önem taşımaktadır. Gizlilik sözleşmesi, mali-telif haklarının devri sözleşmeleri bu riskleri asgariye indirecektir.

Bu kapsamda birden fazla startup projesine yatırım yapacak yatırımcı firmaların, startup şirketlerinin telif hakkı doğuran faaliyetlerini izlemesi, bu konuda yapılacak sözleşmeleri takip etmesi, gerektiğinde bu küçük oluşumlara destek vermesi, yapılacak yatırımı korumanın ön şartıdır.

http://en.inanici-tekcan.av.tr/

The content of this article is intended to provide a general guide to the subject matter. Specialist advice should be sought about your specific circumstances.